Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, 15 Nisan 2020 tarihinde KON TV de Recep Cingöz’ün hazırlayıp sunduğu Tarım Masası programının canlı yayın konuğu oldu.
Genel Başkan Çelik, konuşmasının başında Koronavirüs salgınına dikkat çekerek “ Salgın nedeniyle tedavi gören vatandaşlarımıza Allah'tan acil şifalar, kaybettiğimizvatandaşlarımıza da Yüce Yaradan'dan rahmet ve yakınlarına sabırlar diliyorum. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Tarım Orman Bakanımız Dr. Bekir Pakdemirli başta olmak üzere gece gündüz demeden çalışan, emek veren herkese teşekkür ederim.” dedi.
Sokağa çıkma yasağına da değinen Çelik “ Sektörümüzde hayvanlarımızın meraya çıkması çok önemlidir. Geçen hafta yaşanan sokağa çıkma yasağıyla birlikte yetiştiricilerimiz hayvanlarını malesef meraya çıkaramadı. Sayın Bakanımız Dr. Bekir Pakdemirli, İçişleri Bakanımız Sayın Süleymen Soylu ile yaptığı görüşme sonrasında tarım ve hayvancılıkla iştigal edenlerin kısıtlamadan muaf tutulacağı müjdesini verdi. Tüm üretici ve yetiştirici birliklerimiz adına bize bu müjdeyi veren Sayın Bakanımıza sonsuz saygılarımı sunuyor, çalışmalarında başarılar diliyorum. “ şeklinde konuştu.
TÜDKİYEB Genel Başkanı Çelik, Koronavirüsün etkilerine ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi. “ Koronavirüs'ten sadece bizim sektörümüz zarar görmedi, hatta bizim sektörümüz belkide en az zarar gören sektörlerden biridir. Hayvan pazarlarının da kapatılması sebebiyle hayvan fiyatları gerilemiş durumda. Taleplerimiz doğrultusunda Et ve Süt Kurumu'nun derhal harekete geçerek piyasaya müdahale etmesi gerekmektedir. Herkesin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bugünlerde süt fiyatlarında da dalgalanma olacak diye düşünüyorum. Sütlerimizin süt tozuna dönüştürülmesi ile ilgili bir Bakanlar Kurulu Kararnamesi'nin de yayımlanarak Sayın Bakanımızın elinin kuvvetlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü bugün Tarım ve Orman Bakanlığı Sağlık Bakanlığı kadar önemlidir.
Bizim sektörümüz çok hassas bir sektör. İnsanları üretimden el çektiği zaman bunun telafisi çok uzun zaman alır. Sütün süt tozuna dönüştürülmesi, et alımlarına zamanında müdahale edilmesi üreticinin en az zararla bu dönemi atlatmasını sağlayacaktır. “
Genel Başkan Çelik, Tarım İstişare Kurulunun kurulması gereğine işaret ederek “ İşin sakinleri değil sahibi olan üretici ve yetiştirici örgütlerinin başkanları bu kurulda görev almalıdır. Üretimde devamlılık aşamasında ortaya çıkan sorunlara müdahale edilmesi için iller bazında çalışma yapılmalıdır. Sayın Bakanımızın başkanlığında oluşturulan Tarım İstişare Kurulu 6 aylık raporlar hazırlamalıdır ve bu raporlar sonucunda elde edilen verilerin hizmete dönüştürülmesi için çalışmalar yapılarak kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Yetiştiricilere verilen hibe ve desteklemelere hak sahibi olan yetiştirici ve üreticilerin rızası olmadan haciz konulmamalıdır. Tarım İstişare Kurulu'nun bu gibi birçok sorunun çözüme kavuşturulması ve kendi kendine yeten bir ülke olmamız için kurulması oldukça büyük önem taşımaktadır. Dışa bağımlı kalmamız demek yok olmamız demektir. “ dedi.
Milli seferberlik ilan edilmesi gereğine de vurgu yapan Çelik “ Milli Seferberlik içerisinde girdi ve çıktı fiyat politikaları devlet tarafından kontrol edilerek gerekirse sübvanse edilmeli ve çiftçinin kar etmesine uygun gerekirse mevzuat değişimine gidilmelidir. Tarım sektörü stratejik ve mevsimsel işlemleri olan bir sektördür. Üretimde sürdürülebilirlik çok önemlidir. Üretici bir kez üretimden koptuktan sonra tekrar tarımsal üretime dönmeleri zor hatta olanaksızdır. Bir aylık ekim sezonunun kaçırılması bir yıllık mahsulümüzün yok olması demektir. Ben neden milli seferberlik diyorum. Çünkü vereceğimiz bir aylık zarar bir yıl demektir. Bu nedenle mazot, gübre, yem gibi özellikle temel girdilerin maliyetleri düşürülmelidir. Özellikle KDV indirimi gibi tarımsal girdilere de destek verilmelidir. Biliyorsunuz geçmişte de KDV indirimi yapıldı ama yetiştirici, üretici bundan faydalanmadı, fabrikatör faydalandı. Üzülerek ifade ediyorum ama bu bizim yem fiyatlarımıza yansımadı. Özetle, çiftçiyi rahatlatan önlemlerin ivedilikle alınması lazım. Verilecek olan desteklerin şartlarının da bu İstişare Kurulu'nun vereceği rapor doğrultusunda oluşturulması lazım. Tarımda Milli Seferberlik ilan edilirse Acil Eylem Planımızda hazır. Biz insanlara hesap vereceğiz. Allah'a hesap vereceğiz. Buralarda oturup makam işgal etmememiz lazım. Tarım Orman Bakanımız 24 saat hiç durmadan çalışıyor, gece yarısı da arasak telefonumuza cevap veriyor. Bizler de Sayın Bakanımızı doğru bilgilendirmeliyiz. “ dedi.
Çoban sorununa da değinen Çelik, “ Sektörümüzün en önemli sorunlarından biri de çoban sorunudur. Ama Afgan çobanlar bizim A planımız değil, B planımızdır. Öncelikle Ülkemizdeki çoban kardeşlerimizi mesleğe özendirmemiz gerekiyor. Sosyal güvencelerinin ve İŞKUR tarafından çalışma olanaklarının sağlanması konusunda bizim Devlet olarak yol açmamız gerekiyor. Dolayısıyla bizim çoban sorunumuzu acilen çözmemiz lazım. B planımızda ise Afgan çoban olması söz konusudur. Çünkü Afgan çobanlar çalıştığı işletmelerde oldukça verimli ve sektöre katkı sağlayan insanlardır. Çobanlık Peygamber mesleğidir. Şu an 50 milyon civarında bir hayvan varlığımız var. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Bakanımızın talimatları doğrultusunda nüfus başına bir koyun olacak şekilde bir hedefimiz var. Burada hayvan sayısının artmasıyla birlikte çobana arz ve talebin de artacağını düşünüyoruz. Onun için b planımız Afgan çoban getirmektir ve burada yasal mevzuatlar çerçevesinde istihdam sağlanması ve bu durumun sürekli hale getirilmesini istiyoruz. “ şeklinde konuştu.
Programda Genç çiftçi projesi ve 300 koyun projesi ile ilgili görüşlerini açıklayan çelik “ Biz devletimizin küçükbaş hayvancılıkla ilgili her organizasyonunda Merkez Birliği olarak içinde olmak istiyoruz. “ ifadelerine yer verdi.
Etiketler : GENEL BAŞKAN ÇELİK KON TV DE TARIM MASASI PROGRAMINA KATILDI